12 Aralık 2007 Çarşamba




2 yorum:

Adsız dedi ki...

Garip ama ... Ben sevmeye mi başladım bu şehri ne? Daha çok küçükken, ilkokula bile gitmezsen, kardeşimle pencereden Ankara'ya bakıp, yanan ışıkların parlayan mücevherler olduğunu hayal ederdik : ) Sonra, lisede, gece o şehrin ışıklarına bakıp Tayfun'a şiir yazmıştım, okuyan herkes ağlamıştı. Şimdi ise yanan her ışıkta hayat görüyorum. Kimsenin, aslında kimseden daha mutlu ya da mutsuz olmadığını, ama her ışığın içinde farklı bir an yaşandığını düşünüp, "Benim de ışığım yanıyor, ne güzel" diye düşünüyorum.

Tuğçe Tevetoğlu dedi ki...

Bu ışıkları görmezsem bunalıma giriyorum desem...